DEĞERLİ DOSTLAR!!


Bu makale 2022-10-11 09:23:53 eklenmiş ve 162 kez görüntülenmiştir.
EĞİTİMCİ KAYA AYDIN

Değerli dostlar!!
Bu günkü konumuz eğitim.
Üniversiteler 2022-2023 eğitim öğretim yoluna başladı.
Heyecansız bir yıl.
Eğitim camiasının önde Işıkları sönük moralleri bozuk.
Ülkedeki enflasyon,Pahalılık,belirsizlik,eğitim ücretleri,yurtlar,evler,enerji giderleri,
Barınma,gıda,yaşam giderleri,ülkenin ekonomik olarak yaşadığı kaos,kötü yönetim,günübirlik kararlar,işsizlik,güvensizlik,düzensizlik toplumun tüm kesimleri olduğu gibi öğrencilerdede hoşnutsuzluğa yol açmış olması normaldir.
Üniversiteyi kazanan,kazanamayan,mezun olan, olmayan herkes mutsuz.Üniversiteye giren bir,girmeyen bin pişman.
Oysa üniversite sonuçları açıklandığında gençler aileleriyle birlikte o kadar çok mutlu olmuş sevinmişlerdi ki!!
Bu arada mutsuzluk,
Orta öğretim ve ilk öğretimde okuyan öğrenciler ile velilerinde de aynı mutsuz ve umutsuz oldukları göze çarpıyor.Lise öğrencilerinin %25 i açık lisede okumaları size bir şey anlatmıyor mu?
Günümüz gençleri haklı olarak daha fazlasını istiyor ama sistem kendilerine yetişemiyor.
Örneğin liselerin öğrenim süresi çok uzun olması,müfredat programları hayatın çok gerisinde kalması,işsizlik,liyakatsizlik,kayırmacılık,teknolojide hızlı değişim,meslek yelpazesinin altüst olması,birde bunlar kimsenin umurunda değil olması gençlerde umutsuzluğa,hayal kırıklığına yol açıyor.
YÖK ve ÖSYM kurulduğu günden bu yana değişiklik gösterip 
kendilerini yenileyemediler.
Bu kurumlar neden var?ne işe yararlar.Sadece sınav İçin var,
Onu da koruyamıyor çaldırıyorlar,ellerine yüzlerine bulaştırıyorlar,beceremiyorlar.
Anlayış ve içerikte köklü değişme olmadı.
Kurulduklarında 19 üniversite vardı, şimdi 219!
Beyler!!
Bu elbise bu günün gençlerine dar geliyor, kırk yamalı bohçaya döndü ve artık dikiş tutmuyor.
Planlama yok,liyakat yok üniversiteler okul olmuş.
Üniversitelerde 30 bin profesör,20 bin doçent var.
Ülkenin önemli meselelerine neden uzaklar,neden sessizler?ülkenin bu hale gelmesinde dizlerinde katkınız oldu mu?
Toplumu dönüştürme,üretme,marka yaratma,bilimsel görevinden çok uzak,içeriksiz,hayalsiz,üretmeyen,büyük alanlar ve heybetli binalardan,ses geçirmeyen duvarlardan ibaret yapılar haline gelmiş.Amerika,uzak Doğu,Avrupa ülkeleri doları,Eurosu,petrolü olduğu İçin zengin değil dünyaca ünlü üniversiteleri olduğu İçin güçlü.
Eğitim sistemi pansuman tedavilerle düzeltilemez okul öncesinden üniversite bitimine kadar sil baştan yeniden yapılandırılma zamanı geldiyse geçiyor.
Özellikle üniversiteler sanayide,iş dünyasında,tarımda,teknolojide,hayvancılıkta,savunmada,güvenlikte,eğitimde,olumlu siyasette,eğitimde,sağlıkta,Ar-Ge de kısaca hayatın her noktasında olması gerekmez mi?ortalıkta neden yoklar?neden kayıplar? yeterli mi değiller?
Uğur şahin,özlem Türeci’nin üniversite hocaları olduğunu hatırlatırım.
Üniversite öğrenimi görmek her gencin olduğu kadar her ebeveynin de en büyük hayallerinden biridir.
Üniversite sınavına başvuruların her yıl artması bunun en büyük göstergesidir.
Toplam 3.5 milyon civarı öğrenci sınava giriyor, bu her yıl 150-200 bin artıyor.
İstediği bir bölüme giren öğrenci sayısı  %10 kadar.
2009 yalında üniversite önündeki yığılmayı azaltmak İçin her İle bir üniversite açıldı.Ancak bu niteliği düşürdüğü gibi yığılmayı daha da artırdı.
Eğitimde fizibilitesi,araştırması,Plot uygulaması yapılmadan 4+4+4 modelini getirmek,her İle bir üniversite açmak,dershanelerin nedenlerini ortadan kaldırmadan bir günde kapatılma kararının verilmesi hataydı.Eğitimin geldiğimiz nokta her şeyi özetliyor.
Çünkü bizde üniversiteyi bitirmek devlete kapağı atmak demek,meslek,iş,aş anlamına geliyor.
Baraj nedeniyle önceki yıllarda kontenjanlar dolmuyordu.
Barajların kalkması belki tüm üniversitelerin tıka basa dolmasına sebep oldu ama memnuniyet aynı oranda artmadı.
Nedeni belirsizlik,üniversite eğitimi,istihdam.
Kazananların kaçı girdiği üniversiteye devam eder, kaçı bitirir ve kaçı mezun olduğu alanda iş bulur?Biliyormusunuz? Bilmiyorsanız zaten yandık keten helva.
Biliyorsanız bunun neden planlamasını yapmıyoruz?
Gelişmiş ülkelerde üniversiteler sadece eğitim veren yerler değil en büyük ENDÜSTRİDİR.
Sürüden ayrılmayanın gelecekte kaybedeceği gibi.Benzeşen toplumlar kaybeder,yarışan farklılaşan toplumlar kazanır.
Eğitimde yarışma,rekabet ve özgürlük şarttır.
Devletin eğitim sektöründeki en büyük hatası,eğitimi icra edenlerin devlet memuru olması İle Angaradan  yönetilmesi.
Eğitimle ilgili iktidar,eğitimi yönetenler,icra edenler,vatandaş,öğretmenler,öğrenciler koşacak hepimiz şikayet ediyoruz.
Ancak öznesi olmayan bir kavramdan,yani kimden şikayet ediyoruz,o belli değil.
Bir sorunda şudur Üniversitelerin kendi öğrencilerini kendilerinin seçemiyor olması.
Devletin başka işi yokmuş gibi,sınav yapıyor,öğrenci yerleştiriyor,hoca alıyor,enstitü müdürü,fakülte dekanı,üniversite rektörü atıyor.
Kısaca böyle bir üniversitenin, akademisinin özgür olması,aktif olması,endüstri olmasını mümkün olur mu?
Pozitif bilim yapan üniversite rektörlüğüne,Tıp fakültelerine,mühendislik fakültelerine,hukuk fakültelerine,fen edebiyat fakültelerine ilahiyat profesörünün atanmasını anormal olabilir mi?
üniversitelerin bir başka dünyası ise 
Vakıf üniversiteleridir,onlar haklı olarak işe ticari bakıyor,ülkede geçerli veya toplumda alıcısı olan,öncelikle dolacağı statüsü yüksek bölümleri açıyorlar.YÖK ten de bir şekilde fazla kontenjan koparıyor.
sonuçta;
Mezun olduklarında boşluğa düşüyorlar.
Arz talep ve nitelik meselesi 
Her yıl üniversitede okuyan veya mezun olan 650-700 bin öğrenci sınava tekrar girmesinin nedeni liselerde rehberliğin doğru yapılamadığı,memnuniyetsizliğin göstergesi değil mi?
Üniversite sınavlarını ve öğrenimini umut tacirliği noktasından en kısa zamanda kurtarıp gençlere ve ülkeye katma değer sağlayacak bir yapıya kavuşturulmalıdır.
Yoksa ileride yaratacağı sosyal problemlerin yükü bugünkünden çok daha ağır olacaktır.
Bu zamana kadar hiç gündeme gelmeyen bir konu var,
her yıl üniversiteye yerleşemeyen 2.5- 3 milyona yakın öğrencinin akıbetiyle ilgili devletin bir hazırlığı var mı? Bunlar ne yer? ne içer? ne yaparlar devletin haberi var mı? Varsa bunları iş dünyasına,çalışma hayatına katmak İçin bir projesi var mı? Varda biz mi duymadık? Sanırım siyasetin umurunda değil.
Bu sıkıntılı kesimden devletin haberinin olunmasını öneririm.
2023 Sınav Maratonu’na hazırlananlar,kendilerine 
 “Neden üniversite?” Üniversite okumalımıyım? sorularına samimiyetle cevap verip, ona göre bir yol haritası çizmelerinde öneriyorum.
Üniversite diploması eskiden altın değerindeydi. 
Hemen her kapıyı açıyor, büyük itibarı vardı.
Peki ya şimdi?
Mezunların kaçı mutlu, kaçı mutsuz?
Kaçı aynı süreci bir kez daha yaşayacak olsa aynı yolu izlerdi?
Daha da önemlisi, kaçı kardeşine ya da çocuklarına gittiği üniversiteyi, seçtiği mesleği canı gönülden önerir?
Bu gün istediğiniz bir şehirde,istediğiniz üniversitenin istediğiniz bir bölümünü kazanmak hem maddi,hem de manevi olarak çok büyük fedakârlık gerektiriyor. Bu yüzden özveride bulunanların ödülü de büyük olmalı ki yaptıkları onca emeğe değmeli.
Devlet sizi düşünmüyorsa bile siz kendinizi düşünmek zorundasınız Çünkü sonuçta fatura size çıkıyor.
Devletin özel öğretim kurumlarına bakış açısını gösteren bir örnek;
İnek almak istiyorum diyen bir Vatandaşa devlet teşvik veriyor mu?Veriyor.
Peki vakıf üniversitesinde okuyacağım diyen bir öğrenciye eğitim desteği veriyor mu? Devletin yükünü de hafifletmesine rağmen Vermiyor.
Üstüne üstlük bu öğrenciden vergi alıyor,şaka gibi değil mi? 
bir ülkenin insanına ve eğitime bakış açısı bu.
Üniversiteye bu yıl giren yada gelecek yıllarda üniversite eğitimi alacak gençlere bir kaç ta tavsiyem olacak.
Söylediklerimi bir düşünür değerlendirirseniz işinize yarayabilir.
Benimki öneri,tabiki tercih sizin.
Üniversiteden mezun olup diplomanızı aldığınızda sizleri kırmızı halı karşılamayacak.Hangi bölümde okursanız okuyun ,Halının rengi 4-5 yılınızı nasıl değerlendirdiğinizde bağlı olacaktır.
Sadece diploma almışsanız bilinki sizi dikenli bir yol ve büyük bir belirsizlik bekliyor olacaktır.
Tek başına Diplomanın hiç bir anlamının olmadığını göreceksiniz.
Üniversitedeki derslerinize ayıracağınız zaman geçecek ve diplomanızı alacak kadar olmalıdır.
Diğer zamanlarınızı ders dışında kendi gelişiminize ve donanımınıza ayırmalı,süreçi verimli doğru kullanmalısınız.
Günlük üniversite eğitimine 3-4 saatlik bir süre yetiyorsa ,8-10 saat harcamayın derim.
Örneğin;kalan zamanı yabancı dilinizi geliştirebilir,iş dünyasını tanımak için part-time çalışabilirsiniz,konferanslara,panellere,fuarlara,etkinliklere katılabilir,sosyal sorumluluk projelerinde görev alabilir,stk larda belediye veya derneklerin etkinliğinde çalışabilir,okuduğunuz bölümü güçlendirmek İçin araştırma,gözlem yapabilirsiniz.
Kısaca 4-5 yıl sonra ayakları yere basan,özgüveni,öz denetimi yüksek,ne istediğini bilen,kendini tanıyan,becerilerinin farkında farklılığı olan,donanımlı ve diplomalı bir insan olarak çalışma hayatına hazır girebilirsiniz.
Yoksa elinizdeki diploma bir kağıt parçasından ileri gidemezsiniz.
Sudan çıkmış balığa dönersiniz.
Hele birde dayınız,ensesi kalın torpiliniz yoksa belirsiz,sıkıntılı bir süreç sizi bekliyor demektir.
Hiç kimse mühendislik, öğretmenlik,avukatlık,ekonomi ,işletme,uluslararası ilişkiler,kamu yönetimi bölümünü bitirdikten sonra çaresiz kalıp astsubaylığa,polisliğe,uzman çavuşluğa,erbaşlığa,gardiyanlığa yada devletin herhangi bir biriminde memur olmaya boyun eğmez,elli takla atmaya mahkum olmak da istemez.
Yerli sermayenin kalaya almadığı genç üniversite mezununu, yabancı sermayenin ciddiye alacağını düşünüyorsanız çok safsınız demektir.
Ülkede zenginlik,milli gelirin 25-30 bin $ a çıkması,mutluluk,gelişmişlik,katma değer yaratacak büyüme,teknolojik gelişme,tarım ,hayvancılık,ekonomide büyüme,demokrasi,hukuk her şey  nitelikli EĞİTİMİN ölçülebilirliği ve 
ekonomiyi bilimin üstüne oturtmakla olur.
Bunların hepsinin üstündeki tek otorite ise,
Üniversal ÜNİVERSİTE dir.
Saygılarımla  
 
 
 
Yorumlar
Adınız :
E-Mail :
Başlık :
Yorumunuz :
Güvenlik :
Değiştir  
Toplam 0 yorum. Tüm yorumları okumak için tıklayın.
Diğer yazıları...
Köşe Yazarları
 ‹ 
 › 
E-Mail Bülten Kaydı
Döviz Kurları
Arşiv Arama
- -
Anket
Bulancak Haber
CANLI YAYIN
CANLI YAYIN
GÜNDEM
Kadına Şiddet
Anayasa Haberleri
Trafik Kazaları
Yerel Seçimler
SPOR
Galatasaray
Fenerbahçe
Basketbol Haberleri
Şampiyonlar Ligi
SİYASET
Recep T. Erdoğan
Devlet Bahçeli
Kemal Kılıçdaroğlu
AKP Haberleri
EĞİTİM
A.Ö.L.
Eğitim Portalı
Eğitim Haberleri
Eğitim Bakanlığı
DÜNYA
Avrupa Haberleri
Amerika Gündemi
Suriye İç Savaş
Arıkan Meselesi