1. nin devamı


Bu makale 2022-10-06 20:26:58 eklenmiş ve 291 kez görüntülenmiştir.
EĞİTİMCİ KAYA AYDIN

1. nin devamı 1. nin devamı

Arkadaşlar!!

Bu ülkenin rakamları var,gerçekleri var bunları ne kadar gizleyebilirsiniz?vatandaş bunu yaşıyor,iliklerine kadar hissediyor.

elinizi vicdanınıza koyun ve düşünün.

Son 20 yılda üretilen 2-3 tane marka söyleyin? Bilen var mı?

Ben hatırlıyorum İha,siha dışında hatırladığım sadece cumhuriyetin kazanımlarının satıldığı,yok edildiği ile vatandaşın ikiye bölündüğüdür.

Bunlar bu iktidarın yarattığı markalardır.

Yaklaşık çeyrek asır tek başınıza iktidar olacaksınız hiç mi güzel bir şey yapmayacaksınız.Yaptınız ki bu millet sizi ödüllendirdi.ancak şimdi yapamıyorsunuz.

Bir iki yıl değil tam 21 yıldır

İktidarın en büyük meziyeti “fakirden alıp zengine vermek ve fakire de kendini alkışlatmak “olmuştur.

şaka gibi ama bu,son yüzyılın en büyük markası.

85 milyon nüfuslu bir ülkeyi uzun yıllar sadece inşaat sektörü İle yönetmeye çalıştılar.Ama hala konuta ihtiyaç olması neyle,nasıl izah edilebilir ?

Bir ilginç durum da şudur!!!

Çalışan,çalışmayan yada seçimle bir makama gelmiş birileri maaşından fazla para kazanıyor,kısa sürede servet yapıyorsa,sizce burada bir gariplik,bir hırszlık,bir usulsüzlük,bir haksız kazanç,bir yolsuzluk,bir kul hakkı yeme yok mu?

Bu tipleri herkes tanır,o makamda kaldığı süre nezaket gösterir saygı duyar MIŞ gibi davranır,kendileri ise pişkin pişkin dürüstlükle ilgili topluma ders verdiklerini düşünürler.

Herkes gözünü Kamu malına,Hazineye dikmiş hazineyi doldurmak İçin farklı kaynaklar yaratmak yerine,milletin cebine müracaat etmek tercih edilir olmuş.

Arkadaşlar,

Devlet günübirlik yönetiliyor?

Bunu bilmek için ekonomist olmaya gerek var mı?

Herkesin kolay anlayabileceği bir örnek vermek isterim,

Bir ülke patates-soğan planlaması yapamaz mı?

Bizim ülkemiz yapamıyor.

Üretim,iç piyasa ve ihracat belli olmaz mı ? Olmuyor.

Dolayısıyla planlama Yapılmıyor,yapılamıyor.

Bir sene aşırı fazlalık veriyor patates 1 TL oluyor, diğer sene yeterli üretilemiyor 10 TL oluyor.

Bu altın değil,petrol değil,doğalgaz değil elektrik değil alt tarafı soğan patates.

Ülkenin yönetilmesinde her şeyin planlamasını patates,soğan gibi düşünebilirsiniz.

Bir milletin kaymak tabakası eğitilmiş,yetişmiş insan gücü,gençleridir.

Her 10-15 yılında bir,bu ülkeden kaçmışlar.Patates gibi bunun bile planlaması yapılamamış.

Gerçekleriyle yaşamayan, yüzleşmeyen,hayal dünyasında yaşayan bir ülkenin burnu boktan,eli çamurdan kurtulmaz.

Bunu düzeltecek çözecek başkaları değil,bizleriz.

O halde her birim için seçimimizi doğru yapacağız.

Bir ülkede bu kadar çok tarikatın,cemaatin olması,halkın dindar olmasından değil,saf olmasından kaynaklanır.

Artık saf olmayacağız.Akıllı olacağız.

Her akşam televizyon ekranlarında pişkin pişkin,gözünüzün içine baka baka yalan söyleyen,yönlendirmeye çalışan “ABDESHANE İBRİKLERİ “ne inanmak İçin saf olmayacaksın.

Onlar işini yapıyor,sen de işini yapacak ciddiye almayacak onlara sadece güleceksin.

Seçime 5-6 ay kala muktedirlerin hizmetlerini göz boyamaya yönelik olduğunu bilmeyecek kadar saf olmayacağız.

Bu seçim iktidar olsun,muhalefet olsun makam kapma seçimi değil,var olma,yok olma seçimidir.

Bir ülkenin 50 senesini şekillendirme seçimidir.

Bu seçim barışın,umudun,birlikteliğin,gülümsemenin,hayalin,özgürlüğün,demokrasinin,hukukun yeşermesi için bir şansın yoludur.

Büyük paralarla büyük camiler yapıp içinde fakirler dua edeceğine

Büyük paralara büyük fabrikalar yapın fakirler size dua etsin.

Bu ülkede problemin asıl kaynağı nedir biliyormusunuz?

Söyleyeyim.

1-Hali vakti yerinde olanlar,yoksulu savunuyor,yoksul ise kendini savunanı eleştirip,yoksulluğu kendine reva görenleri alkışlıyor.

2-Tek başına iktidara gelen bir parti bir süre sonra Devletin,milletin seçtiği vekiller meçlisin,kendini milliyetçi tarif edenler ülkenin,Devlet yönetiminde dini kullananlar dinin,ataması yapılan imam caminin,okul müdürü okulun,liyakatsız bürokratlar koltuklarının,1-2 dönem Belediye başkanı seçilen belediyenin hatta bölgenin,atanan valiler o ilin,kaymakamlar ilçenin,hakimler hukukun sahibi gibi görür hale gelmişiz.

Bunları 50 yıldır görüyoruz,yaşıyoruz,şahit oluyoruz dahada vahimi bulundukları makamı ve ünvanı meslekleri,yaptıkları hizmeti ise lütuf görüyorlar.Bizde bunu yutuyoruz.Oynanan tam bir orta oyunu! İtiraz da yok.

2023 Cumhuriyetimizin 100. Yılı.Aynı zamanda seçim olaca.Gelin önümüzdeki yılı geçim yılı seçim yılı yapmayalım “Seçim Yüzyılı”olsun.

Saygılarımla

1. nin devamı

Arkadaşlar!!

Bu ülkenin rakamları var,gerçekleri var bunları ne kadar gizleyebilirsiniz?vatandaş bunu yaşıyor,iliklerine kadar hissediyor.

elinizi vicdanınıza koyun ve düşünün.

Son 20 yılda üretilen 2-3 tane marka söyleyin? Bilen var mı?

Ben hatırlıyorum İha,siha dışında hatırladığım sadece cumhuriyetin kazanımlarının satıldığı,yok edildiği ile vatandaşın ikiye bölündüğüdür.

Bunlar bu iktidarın yarattığı markalardır.

Yaklaşık çeyrek asır tek başınıza iktidar olacaksınız hiç mi güzel bir şey yapmayacaksınız.Yaptınız ki bu millet sizi ödüllendirdi.ancak şimdi yapamıyorsunuz.

Bir iki yıl değil tam 21 yıldır

İktidarın en büyük meziyeti “fakirden alıp zengine vermek ve fakire de kendini alkışlatmak “olmuştur.

şaka gibi ama bu,son yüzyılın en büyük markası.

85 milyon nüfuslu bir ülkeyi uzun yıllar sadece inşaat sektörü İle yönetmeye çalıştılar.Ama hala konuta ihtiyaç olması neyle,nasıl izah edilebilir ?

Bir ilginç durum da şudur!!!

Çalışan,çalışmayan yada seçimle bir makama gelmiş birileri maaşından fazla para kazanıyor,kısa sürede servet yapıyorsa,sizce burada bir gariplik,bir hırszlık,bir usulsüzlük,bir haksız kazanç,bir yolsuzluk,bir kul hakkı yeme yok mu?

Bu tipleri herkes tanır,o makamda kaldığı süre nezaket gösterir saygı duyar MIŞ gibi davranır,kendileri ise pişkin pişkin dürüstlükle ilgili topluma ders verdiklerini düşünürler.

Herkes gözünü Kamu malına,Hazineye dikmiş hazineyi doldurmak İçin farklı kaynaklar yaratmak yerine,milletin cebine müracaat etmek tercih edilir olmuş.

Arkadaşlar,

Devlet günübirlik yönetiliyor?

Bunu bilmek için ekonomist olmaya gerek var mı?

Herkesin kolay anlayabileceği bir örnek vermek isterim,

Bir ülke patates-soğan planlaması yapamaz mı?

Bizim ülkemiz yapamıyor.

Üretim,iç piyasa ve ihracat belli olmaz mı ? Olmuyor.

Dolayısıyla planlama Yapılmıyor,yapılamıyor.

Bir sene aşırı fazlalık veriyor patates 1 TL oluyor, diğer sene yeterli üretilemiyor 10 TL oluyor.

Bu altın değil,petrol değil,doğalgaz değil elektrik değil alt tarafı soğan patates.

Ülkenin yönetilmesinde her şeyin planlamasını patates,soğan gibi düşünebilirsiniz.

Bir milletin kaymak tabakası eğitilmiş,yetişmiş insan gücü,gençleridir.

Her 10-15 yılında bir,bu ülkeden kaçmışlar.Patates gibi bunun bile planlaması yapılamamış.

Gerçekleriyle yaşamayan, yüzleşmeyen,hayal dünyasında yaşayan bir ülkenin burnu boktan,eli çamurdan kurtulmaz.

Bunu düzeltecek çözecek başkaları değil,bizleriz.

O halde her birim için seçimimizi doğru yapacağız.

Bir ülkede bu kadar çok tarikatın,cemaatin olması,halkın dindar olmasından değil,saf olmasından kaynaklanır.

Artık saf olmayacağız.Akıllı olacağız.

Her akşam televizyon ekranlarında pişkin pişkin,gözünüzün içine baka baka yalan söyleyen,yönlendirmeye çalışan “ABDESHANE İBRİKLERİ “ne inanmak İçin saf olmayacaksın.

Onlar işini yapıyor,sen de işini yapacak ciddiye almayacak onlara sadece güleceksin.

Seçime 5-6 ay kala muktedirlerin hizmetlerini göz boyamaya yönelik olduğunu bilmeyecek kadar saf olmayacağız.

Bu seçim iktidar olsun,muhalefet olsun makam kapma seçimi değil,var olma,yok olma seçimidir.

Bir ülkenin 50 senesini şekillendirme seçimidir.

Bu seçim barışın,umudun,birlikteliğin,gülümsemenin,hayalin,özgürlüğün,demokrasinin,hukukun yeşermesi için bir şansın yoludur.

Büyük paralarla büyük camiler yapıp içinde fakirler dua edeceğine

Büyük paralara büyük fabrikalar yapın fakirler size dua etsin.

Bu ülkede problemin asıl kaynağı nedir biliyormusunuz?

Söyleyeyim.

1-Hali vakti yerinde olanlar,yoksulu savunuyor,yoksul ise kendini savunanı eleştirip,yoksulluğu kendine reva görenleri alkışlıyor.

2-Tek başına iktidara gelen bir parti bir süre sonra Devletin,milletin seçtiği vekiller meçlisin,kendini milliyetçi tarif edenler ülkenin,Devlet yönetiminde dini kullananlar dinin,ataması yapılan imam caminin,okul müdürü okulun,liyakatsız bürokratlar koltuklarının,1-2 dönem Belediye başkanı seçilen belediyenin hatta bölgenin,atanan valiler o ilin,kaymakamlar ilçenin,hakimler hukukun sahibi gibi görür hale gelmişiz.

Bunları 50 yıldır görüyoruz,yaşıyoruz,şahit oluyoruz dahada vahimi bulundukları makamı ve ünvanı meslekleri,yaptıkları hizmeti ise lütuf görüyorlar.Bizde bunu yutuyoruz.Oynanan tam bir orta oyunu! İtiraz da yok.

2023 Cumhuriyetimizin 100. Yılı.Aynı zamanda seçim olaca.Gelin önümüzdeki yılı geçim yılı seçim yılı yapmayalım “Seçim Yüzyılı”olsun.

Saygılarımla

 

Arkadaşlar!!

Bu ülkenin rakamları var,gerçekleri var bunları ne kadar gizleyebilirsiniz?vatandaş bunu yaşıyor,iliklerine kadar hissediyor.

elinizi vicdanınıza koyun ve düşünün.

Son 20 yılda üretilen 2-3 tane marka söyleyin? Bilen var mı?

Ben hatırlıyorum İha,siha dışında hatırladığım sadece cumhuriyetin kazanımlarının satıldığı,yok edildiği ile vatandaşın ikiye bölündüğüdür.

Bunlar bu iktidarın yarattığı markalardır.

Yaklaşık çeyrek asır tek başınıza iktidar olacaksınız hiç mi güzel bir şey yapmayacaksınız.Yaptınız ki bu millet sizi ödüllendirdi.ancak şimdi yapamıyorsunuz.

Bir iki yıl değil tam 21 yıldır

İktidarın en büyük meziyeti “fakirden alıp zengine vermek ve fakire de kendini alkışlatmak “olmuştur.

şaka gibi ama bu,son yüzyılın en büyük markası.

85 milyon nüfuslu bir ülkeyi uzun yıllar sadece inşaat sektörü İle yönetmeye çalıştılar.Ama hala konuta ihtiyaç olması neyle,nasıl izah edilebilir ?

Bir ilginç durum da şudur!!!

Çalışan,çalışmayan yada seçimle bir makama gelmiş birileri maaşından fazla para kazanıyor,kısa sürede servet yapıyorsa,sizce burada bir gariplik,bir hırszlık,bir usulsüzlük,bir haksız kazanç,bir yolsuzluk,bir kul hakkı yeme yok mu?

Bu tipleri herkes tanır,o makamda kaldığı süre nezaket gösterir saygı duyar MIŞ gibi davranır,kendileri ise pişkin pişkin dürüstlükle ilgili topluma ders verdiklerini düşünürler.

Herkes gözünü Kamu malına,Hazineye dikmiş hazineyi doldurmak İçin farklı kaynaklar yaratmak yerine,milletin cebine müracaat etmek tercih edilir olmuş.

Arkadaşlar,

Devlet günübirlik yönetiliyor?

Bunu bilmek için ekonomist olmaya gerek var mı?

Herkesin kolay anlayabileceği bir örnek vermek isterim,

Bir ülke patates-soğan planlaması yapamaz mı?

Bizim ülkemiz yapamıyor.

Üretim,iç piyasa ve ihracat belli olmaz mı ? Olmuyor.

Dolayısıyla planlama Yapılmıyor,yapılamıyor.

Bir sene aşırı fazlalık veriyor patates 1 TL oluyor, diğer sene yeterli üretilemiyor 10 TL oluyor.

Bu altın değil,petrol değil,doğalgaz değil elektrik değil alt tarafı soğan patates.

Ülkenin yönetilmesinde her şeyin planlamasını patates,soğan gibi düşünebilirsiniz.

Bir milletin kaymak tabakası eğitilmiş,yetişmiş insan gücü,gençleridir.

Her 10-15 yılında bir,bu ülkeden kaçmışlar.Patates gibi bunun bile planlaması yapılamamış.

Gerçekleriyle yaşamayan, yüzleşmeyen,hayal dünyasında yaşayan bir ülkenin burnu boktan,eli çamurdan kurtulmaz.

Bunu düzeltecek çözecek başkaları değil,bizleriz.

O halde her birim için seçimimizi doğru yapacağız.

Bir ülkede bu kadar çok tarikatın,cemaatin olması,halkın dindar olmasından değil,saf olmasından kaynaklanır.

Artık saf olmayacağız.Akıllı olacağız.

Her akşam televizyon ekranlarında pişkin pişkin,gözünüzün içine baka baka yalan söyleyen,yönlendirmeye çalışan “ABDESHANE İBRİKLERİ “ne inanmak İçin saf olmayacaksın.

Onlar işini yapıyor,sen de işini yapacak ciddiye almayacak onlara sadece güleceksin.

Seçime 5-6 ay kala muktedirlerin hizmetlerini göz boyamaya yönelik olduğunu bilmeyecek kadar saf olmayacağız.

Bu seçim iktidar olsun,muhalefet olsun makam kapma seçimi değil,var olma,yok olma seçimidir.

Bir ülkenin 50 senesini şekillendirme seçimidir.

Bu seçim barışın,umudun,birlikteliğin,gülümsemenin,hayalin,özgürlüğün,demokrasinin,hukukun yeşermesi için bir şansın yoludur.

Büyük paralarla büyük camiler yapıp içinde fakirler dua edeceğine

Büyük paralara büyük fabrikalar yapın fakirler size dua etsin.

Bu ülkede problemin asıl kaynağı nedir biliyormusunuz?

Söyleyeyim.

1-Hali vakti yerinde olanlar,yoksulu savunuyor,yoksul ise kendini savunanı eleştirip,yoksulluğu kendine reva görenleri alkışlıyor.

2-Tek başına iktidara gelen bir parti bir süre sonra Devletin,milletin seçtiği vekiller meçlisin,kendini milliyetçi tarif edenler ülkenin,Devlet yönetiminde dini kullananlar dinin,ataması yapılan imam caminin,okul müdürü okulun,liyakatsız bürokratlar koltuklarının,1-2 dönem Belediye başkanı seçilen belediyenin hatta bölgenin,atanan valiler o ilin,kaymakamlar ilçenin,hakimler hukukun sahibi gibi görür hale gelmişiz.

Bunları 50 yıldır görüyoruz,yaşıyoruz,şahit oluyoruz dahada vahimi bulundukları makamı ve ünvanı meslekleri,yaptıkları hizmeti ise lütuf görüyorlar.Bizde bunu yutuyoruz.Oynanan tam bir orta oyunu! İtiraz da yok.

2023 Cumhuriyetimizin 100. Yılı.Aynı zamanda seçim olaca.Gelin önümüzdeki yılı geçim yılı seçim yılı yapmayalım “Seçim Yüzyılı”olsun.

Saygılarımla

 

Yorumlar
Adınız :
E-Mail :
Başlık :
Yorumunuz :
Güvenlik :
Değiştir  
Toplam 0 yorum. Tüm yorumları okumak için tıklayın.
Diğer yazıları...
Köşe Yazarları
 ‹ 
 › 
E-Mail Bülten Kaydı
Döviz Kurları
Arşiv Arama
- -
Anket
Bulancak Haber
CANLI YAYIN
CANLI YAYIN
GÜNDEM
Kadına Şiddet
Anayasa Haberleri
Trafik Kazaları
Yerel Seçimler
SPOR
Galatasaray
Fenerbahçe
Basketbol Haberleri
Şampiyonlar Ligi
SİYASET
Recep T. Erdoğan
Devlet Bahçeli
Kemal Kılıçdaroğlu
AKP Haberleri
EĞİTİM
A.Ö.L.
Eğitim Portalı
Eğitim Haberleri
Eğitim Bakanlığı
DÜNYA
Avrupa Haberleri
Amerika Gündemi
Suriye İç Savaş
Arıkan Meselesi