Dost acı söyler...


Bu makale 2015-07-30 22:44:25 eklenmiş ve 2165 kez görüntülenmiştir.
Ulaş KARAKAYA

Yayla festivali ismini kullanan  ve yöremizde ki toplumsal amaçlı bir katılımı  ve kültürel  beraberliği sağlamaya çalışan sosyal faaliyetlerin amaç dışına çıktığını uzun zamandır görüyoruz.

 Geçmişten günümüze azalarakta olsa devam eden Türkmen geleneğimiz Otçu Göçü kültürünü yansıtmak ve kültürel değerlerimizi korumak peşimizden gelen nesle aktarmak  için yola çıkan sonra ki yıllarda evrimler geçirerek özünden uzaklaşan bu kültürel yozlaşmaya,yozlaşmalara  birilerinin artık dur demesi gerekiyor. Kümbet festivali güvenlik gerekçesi ile ertelenince genel bir yayla ve festival fotoğrafı çekmek bahanemiz oldu. İki hafta önce Kümbet'e gitme fırsatım oldu.Pazar günü olduğu için yola erken çıktık.Giresun-Dereli güzergahını kullananlar için bu yolun daha öncede yazdığım üzere büyük bir inşaat şantiyesinden farkı yok.Kümbet'e giden yol büyük bir manzara kirliliği eşliğinde sizin sabrınızı zorluyor.Tüneller ve Hes inşaatları,dozerler ,iş makinaları sanki hepsi düşman kuvvetleri ve işgal ettikleri ülkeyi yavaş yavaş bölüşüyorlar. Dereli ilçesine doğru yol alıyoruz.Önümüzde en az on araba var.Arka tarafta öyle.Güneşi görenler yayla yollarına düşmüşler.Amacımız misafirlerimizle beraber Dereli'de bir çorba içmek ya da kahvaltı yapmak. Tabi ki hayal olacağını biliyorum ama sürpriz olabilir...Sağa bakıyorum yok.Sola bakıyorum yine açık bir çorbacı yok.Dereli burası artık ekonomik olarak doymuş tüm iş yerleri!Çünkü Dereli'nin ekonomisi çok güçlü.Şhangay ile yarışıyor. Bir sabırla Kümbet'e varıyoruz.İşyerlerinde ve Kümber merkezinde ki bardabaşlığı uzun uzun  anlatmayacağım ama bir kaç örnek vereyim. Kasapların hiç birisinin denetime tabi tutulduğunu düşünmüyorum.Bunu anlamak için mülkiye müfettişi olmaya gerek yok !Adam bas bas bağırıyor ben denetimsizim diye. İsmi lazım değil bir lokantadan içeri dalıyoruz.Karşılama müthiş.Hoşgeldiniz falan hak getire.Kendimize zorla bir sandalye buluyoruz.Ortalarda dönen 3-4 kişi var ama bunların çalışan mı yoksa müşteri mi olduğunu sezebilmek büyük bir yetenek gerektiriyor.Herkes elini bir şeylere değdiriyor.Fiyat listesi arıyorsunuz ki bu tür lokantalarda bunun mecbur olması lazım gelir.Öyle değil ! Ankara pavyonlarında ki gibi kafadan tipine göre yazıyorlar.Mesela öz Giresunluysan etin kilosunu 40 Tl'ye falan alabilirsin.Gurbetçisin hele bir de yurt dışında yaşadığını farketti mi acımıyorlar ! Neyse ki benim aklıma tanıdık bir arkadaş geliyor onu arıyorum.O da konuşuyor işyeri sahibiyle merak etme diyor gözlerini kaçırıyor benden.Şimdi yandık diyorum...

Turizm bölgesi olacağı söylenen Kümbet'de lokantada çalışan personellerin bir denetim ve eğitimden geçirilmeleri acilen şart.Hala 1950 model anlayışla işlerini devam ettirmeye çalışıyorlar.Müşteriye yaklaşım sıfır. Müşteriyle diyalog kurabilme sıfır.İş kıyafetleri desen ayrı bir felaket.İş yerinin ciddiyetsizliği çalışan personelin kıyafetlerinde ki paspallık ile paralel. Hijyenden zaten bahsetmiyorum.Diğer bahsettiğim olumsuz unsurlardan bunu anladığınızı düşünüyorum.Acilen buranın sorumlusu kimse muhtarı,belediye başkanı buraları ve tüm işyerlerini denetlemeli.Bu ciddiyetsizlik insanları bu bölgeden bir müddet sonra uzaklaştıracaktır.Kümbet'de ki mesire yerlerinde ki tuvalet ve çöp sorununa değinmiyorum bile.

 

Gelelim festival mevzusuna.Festival ya da şenlik  adı altında yapılan ve kültürel hiç bir özelliği olmayan eğlenceliklerin kültürel turizme hiç bir katkısı yok.Sıradan yöresel türkücüler ile soslanmış zoraki eğlencelerin turist getireceğini sanmak yanılgıdır. Bunu kırmanın yolu bu festivalleri kültürel bir zemine oturtmaktan geçiyor.Otçu göçüyse bu göçü mizansenlerle en azından hatırlatmak gerekiyor.İşin içine Tiyatroyu,Resmi,Sinemayı,Halk danslarımızın yanına modern dansları koymak gerekiyor.Gerçekten müziksel bir ziyafet verilecekse ulusal çapta ve uluslararası arenada tanınmış  isimleri davet etmek gerekiyor.Bu hem tanınırlık oranını arttıracak hemde isim nezdinde dikkatleri üzerine çekmek manasına gelecek.Getireceği mali külfetlerde sponsorlar yoluyla giderilebilir.Yeter ki istensin.

 

Sadece yöreyle alakası olmayan ,kültürel olarak bizi kimliğimizden uzaklaştıran bu tür etkinliklerin gündelik kazanımlar dışında turizme ve gelişmişliğe katkısı yok...

Dost acı söyler...

 

 

 

 

Yorumlar
Adınız :
E-Mail :
Başlık :
Yorumunuz :
Güvenlik :
Değiştir  
Toplam 0 yorum. Tüm yorumları okumak için tıklayın.
Diğer yazıları...
Köşe Yazarları
 ‹ 
 › 
E-Mail Bülten Kaydı
Döviz Kurları
Arşiv Arama
- -
Anket
Bulancak Haber
CANLI YAYIN
CANLI YAYIN
GÜNDEM
Kadına Şiddet
Anayasa Haberleri
Trafik Kazaları
Yerel Seçimler
SPOR
Galatasaray
Fenerbahçe
Basketbol Haberleri
Şampiyonlar Ligi
SİYASET
Recep T. Erdoğan
Devlet Bahçeli
Kemal Kılıçdaroğlu
AKP Haberleri
EĞİTİM
A.Ö.L.
Eğitim Portalı
Eğitim Haberleri
Eğitim Bakanlığı
DÜNYA
Avrupa Haberleri
Amerika Gündemi
Suriye İç Savaş
Arıkan Meselesi